Kira Sözleşmesinde Kefaletin Güvence Olarak Gösterilmesi
Abstract
Kira sözleşmesinden doğan borçları güvence altına alabilmek için genellikle kiracıdan bir kefil göstermesi talep edilmektedir. Zira kiracının kira sözleşmesi kapsamında borçlarını yerine getirmeme riski vardır. Bu anlamda ilk akla gelen kira bedelinin ödenmemesidir. Bununla birlikte başka sözleşmesel yükümlülüklerin ihlali sebebiyle kiraya verenin zarara uğraması söz konusu olabilir. İşte kefalet sözleşmesiyle bu borçların güvence altına alınması sağlanmaya çalışılmaktadır. Konut ve çatılı işyeri kiraları bakımından TBK’da kiracının göstereceği güvence ile ilgili düzenlemeler söz konusudur. Fakat bu düzenlemeler yalnızca para ve kıymetli evrakın güvence olarak gösterilmesi durumunda söz konusu olmaktadır. Buna göre kiracının göstereceği güvencenin üç aylık kira bedelini aşması mümkün değildir. Kira sözleşmesinden doğan borçlar için kefalet sözleşmesinin güvence olarak gösterilmesi durumunda bu üç aylık sınırın uygulanıp uygulanmayacağı tartışma konusudur. Makalede bu tartışmalara değinilmekte ve bir sonuca ulaşılmaya çalışılmaktadır. Bu çalışmada, sözleşme-sinin güvence olarak gösterildiği durumda kefilin sorumluluğunun da değerlendirilmesi gerekmektedir. Çalışmada, kefilin sorumluluğunun içerik ve zaman bakımından kapsamı değerlendirilmeye çalışılmıştır. Ayrıca, kefalet sözleşmesinin ve kira sözleşmesinin süreli veya süresiz olmasının birbirlerine etkisi incelenmiştir.
Collections
- TR Dizin Atıflar [5]
![Creative Commons License](http://i.creativecommons.org/l/by-nc-nd/4.0/88x31.png)
DSpace@Karatay by Karatay University Institutional Repository is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivs 4.0 Unported License..